Maarif Modeli Zümre Değerlendirme Anketi
Maarif Modeli Zümre Değerlendirme Anketi
- Öğretim programının uygulanmasında TYMM ortak metnin etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Beceri odaklı yaklaşımın temel alındığı bu program, öğretmenleri de ortak bir anlayış doğrultusunda yönlendirmekte ve uygulamaların tutarlılığını artırmaktadır. Öğrenci merkezli bir ilerleme modeli benimsendiği için öğretim süreci daha dinamik ve etkileşimli hale gelmiştir. Bu yaklaşım, öğrencilerin eleştirel düşünme, analiz ve yorum becerilerini geliştirmelerine katkı sağlamakta, aynı zamanda öğretmenlerin de sınıf içinde daha esnek ve rehberlik edici bir rol üstlenmesini teşvik etmektedir.
- Öğretim programındaki öğrenme çıktılarına yönelik uygulamalar hakkında değerlendirmeleriniz nelerdir?
Program kapsamında temaların azaltılması, öğrencilere konuları daha derinlemesine öğrenme fırsatı sunmak yerine, bazı içeriklerin yeterince işlenememesine neden olabilmektedir. Özellikle sınıf içi etkinliklerin ve uygulama örneklerinin kapsamlı ve uzun tutulması, kalabalık sınıflarda planlanan sürece uygun ilerlemeyi zorlaştırmaktadır. Ayrıca yönergelerin oldukça uzun ve karmaşık olması, özellikle 5. sınıf seviyesindeki öğrenciler için anlaşılabilirlik açısından zorluk yaratmaktadır. Bu nedenle, yönergelerin daha sade ve öğrenci seviyesine uygun şekilde düzenlenmesi, uygulamaların verimliliğini artıracaktır.
- Öğrenme çıktıları ile ilişkili olarak verilen kavramsal beceriler, alan becerileri ve eğilimler ile ilgili değerlendirmeleriniz nelerdir?
Öğrenme çıktılarıyla bağlantılı olarak belirlenen kavramsal beceriler, alan becerileri ve eğilimler, öğrencilerin hem akademik hem de bilişsel gelişimini destekleyecek şekilde tasarlanmıştır. Ancak öğretmenlerin bu becerileri daha etkin bir şekilde kazandırabilmesi için ders kitabındaki etkinliklerin hangi öğrenme çıktısıyla bağlantılı olduğuna dair açıklayıcı bir kılavuz kitap veya en azından birkaç örnek metnin işlendiği daha küçük bir kitapçık hazırlanabilir. Bu, özellikle yeni programa alışma sürecinde, en azından ilk bir iki yıl boyunca öğretmenlere rehberlik ederek uygulama süreçlerini kolaylaştıracaktır. Bununla birlikte, program kapsamında seçilen metinlerin ve öğrencilere kazandırılması hedeflenen erdem ve değerlerin oldukça isabetli olduğunu düşünüyoruz.
- Programlararası bileşenler (Erdem-Değer-Eylem çerçevesi, sosyal-duygusal öğrenme becerileri ve okuryazarlık becerileri) ile ilgili uygulamaya yönelik değerlendirmeleriniz nelerdir?
Programın içerdiği Erdem-Değer-Eylem çerçevesi, öğrencilerin karakter gelişimini destekleyici ve onların toplumsal hayatta daha bilinçli bireyler olmalarını sağlayıcı niteliktedir. Sosyal-duygusal öğrenme becerileri ile entegre edilmiş etkinliklerin, öğrencilerin duygusal zekâlarını geliştirmelerine ve empati kurmalarına katkı sağladığı görülmektedir. Ancak, okuma-yazma becerisi tam gelişmemiş öğrenciler için programın yoğunluğu ciddi bir zorluk teşkil edebilir. Bizim okulumuzda böyle bir durumla karşılaşılmasa da, özellikle 5. sınıf düzeyinde temel okuryazarlık becerilerinde eksiklikleri olan öğrenciler için destekleyici uygulamalara ihtiyaç duyulabileceği düşünülmektedir.
- Öğretim programındaki öğrenme kanıtları (beceri odaklı ölçme-değerlendirme) ile ilgili uygulamaya yönelik değerlendirmeleriniz nelerdir?
Beceri odaklı ölçme ve değerlendirme yöntemleri, öğrencilerin yalnızca bilgi düzeyinde değil, aynı zamanda süreç içinde gösterdikleri gelişimi de takip etmeye yönelik olduğu için oldukça faydalıdır. Süreç değerlendirme yaklaşımının benimsenmesi, öğrencilerin bireysel öğrenme hızına ve gelişim düzeyine uygun bir değerlendirme ortamı sunmaktadır. Bunun yanı sıra, tema sonlarında yer alan kontrol noktaları ve metin sonlarındaki değerlendirme formları, öğretmenler için rehber niteliğinde olup, programın etkin bir şekilde uygulanmasını kolaylaştırmaktadır. Ancak, ölçme-değerlendirme sürecinde tam anlamıyla bütünlük sağlanabilmesi için sınav sisteminin de bu programa uygun hale getirilmesi önemlidir. Bu sayede, programın hedeflediği beceri temelli yaklaşım, ölçme-değerlendirme süreçlerinde de desteklenmiş olacaktır.
- Öğretim programında yer alan öğrenme-öğretme yaşantıları (temel kabuller, ön değerlendirme süreci, köprü kurma, öğrenme-öğretme uygulamaları, disiplinler arası ilişkiler) ile ilgili uygulamaya yönelik değerlendirmeleriniz nelerdir?
Öğretim programında öğrenme-öğretme sürecinin temel bileşenleri olan sosyal-duygusal öğrenme, okuryazarlık becerileri, değerler ve erdemler bütüncül bir yaklaşımla ele alınmaktadır. Disiplinler arası etkileşimle desteklenen bu yapı, öğrencilerin farklı alanlardaki bilgi ve becerilerini ilişkilendirerek daha anlamlı öğrenmelerini sağlamaktadır. Özellikle grup çalışmaları, atölye etkinlikleri, film izleme ve değerlendirme gibi etkileşimli öğrenme yöntemlerinin yoğun bir şekilde uygulanması, öğrencilerin aktif katılımını artırmaktadır. Ancak, bu yöntemlerin etkili bir şekilde uygulanabilmesi için öğretmenlerin rehberlik süreçlerinde desteklenmesi ve materyal erişiminin kolaylaştırılması önem arz etmektedir.
- Öğretim programındaki farklılaştırma (zenginleştirme ve destekleme) bölümündeki uygulamalara yönelik değerlendirmeleriniz nelerdir?
Öğrencilerin bireysel farklılıklarını dikkate alarak her bir öğrenciyi kendi potansiyeline uygun şekilde geliştirmeyi hedefleyen farklılaştırma çalışmaları, programın en olumlu yönlerinden biridir. Bu yaklaşım, hem akademik destek ihtiyacı duyan öğrencilerin eksiklerini gidermeye hem de ileri düzeyde öğrenmeye istekli öğrencilerin gelişimini desteklemeye yöneliktir. Ancak, sınıf mevcudunun fazla olduğu durumlarda bireysel farklılıklara göre uyarlamalar yapmak öğretmenler için büyük bir zorluk oluşturabilir. Bu noktada, öğretmenlere yönelik rehber dokümanlar, örnek uygulamalar ve dijital destek materyallerinin sağlanması, sürecin daha etkili yürütülmesine katkı sağlayacaktır.
- Programda yer alan okul temelli planlama kapsamındaki etkinliklerin uygulanmasına yönelik değerlendirmeleriniz nelerdir?
Program kapsamında öngörülen etkinlik sayısının fazla olması, öğretmenler açısından en büyük zorluklardan biri olarak öne çıkmaktadır. Eğitimciler, planlanan tüm etkinlikleri yetiştirmekte zorlanmakta ve bu durum, öğretim sürecinde zaman yönetimi konusunda ciddi bir yük oluşturmaktadır. Etkinliklerin öğrencilerin gelişimine katkı sağladığı şüphesizdir, ancak programın uygulanabilirliği açısından etkinliklerin yoğunluğunun gözden geçirilmesi ve bazı etkinliklerin esnetilebilir veya alternatif seçenekler sunularak uygulanabilir hale getirilmesi faydalı olacaktır. Ayrıca, öğretmenlerin iş yükünü hafifletmek adına planlama süreçlerinde daha fazla esneklik tanınması ve öğretmenlerin geri bildirimleri doğrultusunda programın revize edilmesi önem arz etmektedir.
