2. Tema Kontrol Noktası Metni Cevapları

2. Tema Kontrol Noktası Metni Cevapları

GÖZÜM ARKAMDA KALMAYACAK

Atatürk yeni cumhurbaşkanı seçilmişti. Bir sabah, kimi görevlilerle birlikte, Çankaya sırtlarında
yürüyüşe çıkmıştı. Yolda karşıdan gelmekte olan küçük bir çocuk, onları görünce durdu,
kenara çekildi.
Atatürk, çocuğu yanına çağırdı ve gülümseyerek sordu:
— Adın ne senin bakayım?
— Cemil.
(…)
— Cemil, büyüdüğün zaman ne olacaksın?
— Asker olacağım!
— Asker olup da ne yapacaksın?
— Düşman bu topraklara olur da bir daha ayak basarsa onu buradan kovacağım.
Atatürk hiçbir şey söylemedi. Küçük çocuğu kollarının arasına aldı, kaldırdı ve alnından
öptü.
Sonra yanındakilere döndü, şöyle dedi:
— Evet, beyler! Görüyorsunuz, ulusun bağrından temiz bir kuşak yetişiyor. Bu eseri, cumhuriyeti, ben onlara bırakacağım ve gözüm arkamda kalmayacak.

(Kısaltılmıştır.)
A.Ferhan OĞUZKAN

1. Okuduğunuz metinden hareketle aşağıdaki soruları cevaplayınız.

a) Küçük çocuğun asker olmak istemesiyle ilgili ne düşünüyorsunuz?

Küçük Cemil’in asker olmayı istemesi, onun vatanına ve milletine olan sevgisini, bağımsızlık bilincini ve sorumluluk duygusunu göstermektedir. Bu yaşta böyle bir kararlılığa sahip olması, onun güçlü bir karaktere ve vatansever bir ruha sahip olduğunu düşündürür. Bu tür çocuklar, geleceğin teminatı ve milletin umudu olarak değerlendirilebilir.

b) Atatürk “Gözüm arkamda kalmayacak!” sözüyle ne anlatmak istemiştir?

Atatürk, bu sözle yeni neslin milli değerlere bağlı, vatanını ve milletini korumaya kararlı bir şekilde yetiştiğini ifade etmiştir. Cumhuriyeti emanet ettiği gençlerin, onun ideallerini ve hedeflerini sürdürecek bilgi, bilinç ve sorumluluğa sahip olduğuna inanmıştır. Bu inanç, Atatürk’ün geleceğe dair güvenini ve gençlere olan sevgisini açıkça ortaya koyar.

2. “Düşman bu topraklara olur da bir daha ayak basarsa onu buradan kovacağım.” cümlesindeki altı çizili kelime grubunun anlamı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Mesleğe girmek
B) Bir yere varmak, ulaşmak
C) Bir yere bağlanmak
D) Girmek, gelmek, uğramak

3. a) Hikâye unsurları

Olay: Atatürk’ün, Çankaya sırtlarında yürüyüş yaparken bir çocukla konuşması.

Kişi: Atatürk, küçük Cemil.

Yer: Çankaya sırtları.

Zaman: Atatürk’ün cumhurbaşkanı seçildiği dönem, sabah vakti.

b) Atatürk ile çocuk arasında nasıl bir bağ kurulmuştur?
Atatürk, çocukla konuşarak ona değer vermiş ve onun fikirlerini dinlemiştir. Cemil’in vatansever bir ruhla asker olmak istemesi, Atatürk’ü duygulandırmış ve ona gelecekte ülkenin emin ellerde olacağını hissettirmiştir.

c) Olayın geçtiği zamanın kişiler üzerindeki etkisi, mekânın olaylar üzerindeki etkisini yazınız.
O dönemde Cumhuriyet’in yeni kurulmuş olması, insanların bağımsızlık duygusunu ve vatan sevgisini artırmıştır. Atatürk’ün Çankaya sırtlarında olması, huzurlu bir ortamda genç kuşakların geleceğine dair umutlarını dile getirmesine vesile olmuştur.

4. a) Üç nokta ile belirtilen alanda hangi diyalogların geçmiş olabileceğini düşününüz.
Atatürk: Cemil, okulda derslerin nasıl?
Cemil: Derslerim çok iyi, özellikle tarih dersini çok seviyorum!

b) Üç nokta yerine uygun bağlantı ifadeleriyle yazınız.
Atatürk, çocuğa derslerini sorarak onun eğitimine önem verdiğini gösterdi. Cemil ise tarih dersine olan ilgisinden bahsetti ve bağımsızlık kahramanlarını öğrenmekten gurur duyduğunu belirtti.

5. Metnin bütününden toplayacağınız kanıtları Atatürk’ün gençlerle ilgili düşüncelerine yönelik ön bilgilerinizle ilişkilendirerek metnin ana fikrini yazınız.
Atatürk, gençleri Cumhuriyet’in geleceğini emanet edebileceği bilinçli ve vatansever bireyler olarak görmektedir.

6.

a) Dericilikle uğraşan Hacı İbrahim, Millî Mücadele’ye katılan görevlilere bot, ayakkabı ve çarık yapmaktadır. Hacı İbrahim ve görevlilerle ilgili verilen aşağıdaki bilgileri okuyunuz.

Hacı İbrahim’in yaptığı bot, ayakkabı ve çarıklar askerlere ve görevlilere
verilecektir. Botlar, komutanlara ve cephede savaşan askerlere; ayakkabılar,
su taşıyan ve sağlık hizmeti verenlere; çarıklarsa yemek hizmeti verenlere ve
cephanelikte çalışanlara verilecektir.

Görevlilerle ilgili bilinenler şunlardır:
Ahmet: Cephede bozulan silahları tamir etmekle görevlidir.
Mehmet: Cephede yurdun kurtulması için düşmanla savaşmaktadır.
Zeynep: Fırın başında ekmek pişirmektedir.
Hüseyin: Cephedeki askerlere su taşımaktadır.
Remzi: Yaralı askerlerin bakımı ile ilgilenmektedir.
Ayşe: Cephedeki revirde hemşire olarak görevlidir.
Rüstem: Karargâhta savaşı sevk ve idare etmektedir.
Hatice: Cephedeki revirde doktor olarak görevlidir.
Feride: Askerlere yemek pişirmekle görevlidir.
Gökhan: Cephede askerlerin başında çavuş olarak görevlidir.

b) Verilen bilgilere göre aşağıdaki ifadelerden doğru olanların başına “D”, yanlış olanların başına “Y” yazınız.

( Y ) En fazla, ayakkabı verilmiştir.
( D ) Mehmet, Gökhan ve Rüstem’e bot verilmiştir.
( Y ) Kadınların hepsine çarık verilmiştir.
( Y ) Verilen çarık ve botların sayıları eşittir.
( Y ) Ayakkabılar; Hüseyin, Remzi, Zeynep ve Hatice’ye verilmiştir.
( Y ) Feride’ye bot verilmiştir.

 

Karekodu okutarak marşı dinleyiniz.

100. YIL MARŞI SÖZLERİ

Parlayan yıldızı Anadolu’nun
Çağlayan sel gibi şanlı Ulus’un
Türkiye yüzyılı titretiyor dünyayı
Sarsılmaz bir inançla kalpte tutukusu

Bu toprak, bu deniz, bu bayrak bizim
Tarihe sığmayan destanlar bizim
Türklüğün yazgısı yazılıyor koynunda
Kalplere kazınmış bu vatan bizim

Yüzyıllarca kutlanacak Cumhuriyetimiz
Her zaman aydınlık mavi göklere uzanacak ellerimiz
Yüzyıllarca kutlanacak Cumhuriyetimiz
Gazi’nin açtığı bu kutlu yolda yürüyeceğiz hepimiz

Özgürlük tutkusu damarlarımda
Çelikten her nefer semalarımda
Sarmaşık dal gibi sarılmışız biz bize
Tek yürek bu millet en zor anında

Düşmanlar bir olsa yağsa göklerden
Denizler köpürse taşsa dağlardan
Kimseye eğmedik boynumuzu eğmeyiz
Kahraman yarattı Türkü yaratan

Yüzyıllarca kutlanacak Cumhuriyetimiz
Her zaman aydınlık mavi göklere uzanacak ellerimiz.

 

7. Dinlediğiniz marştan hareketle aşağıdaki soruları cevaplayınız.

a) Şair “Tarihe sığmayan destanlar bizim” ifadesiyle ne anlatmak istemiş olabilir?

“Tarihe sığmayan destanlar bizim” ifadesiyle şair, Türk milletinin tarih boyunca büyük kahramanlıklar ve başarılar sergileyerek tarihe adını altın harflerle yazdırdığını anlatmak istemiştir. Bu, Türk milletinin güçlü geçmişini ve tarihi boyunca karşılaştığı zorlukları aşma gücünü vurgular.

 

b) “Kimseye eğmedik boynumuzu eğmeyiz” sözlerine katılıyor musunuz? Niçin?

“Kimseye eğmedik boynumuzu eğmeyiz” sözlerine katılıyorum çünkü bu söz, Türk milletinin onurunu ve bağımsızlık uğruna verdiği mücadeleyi simgeler. Türk milleti tarih boyunca özgürlüğüne ve bağımsızlığına düşkün olmuş, zorluklar karşısında boyun eğmemiştir. Bu söz, milletin direncini ve özgürlüğüne olan tutkusu ile birleşir, bu nedenle anlamlı ve katılınması gereken bir ifadedir.

c) Marşta Türk milletinin hangi özellikleri vurgulanmaktadır?

Marşta Türk milletinin güçlü, kahraman, onurlu ve bağımsız özellikleri vurgulanmaktadır. Türk milletinin zorluklara karşı yılmaz bir iradeye sahip olduğu, özgürlüğe olan düşkünlüğü ve tüm tehditlere rağmen boyun eğmediği anlatılmaktadır. Ayrıca, marşta birlik, beraberlik ve dayanışma gibi özellikler de ön plana çıkar. Bu özellikler, Türk milletinin en zor anlarında dahi birbirine destek olan ve tek yürek olarak hareket eden bir yapıya sahip olduğunu gösterir.

8. Dinlediğiniz marştan alınan dörtlükteki söz sanatını belirleyerek yazınız.

Özgürlük tutkusu damarlarımda
Çelikten her nefer semalarımda
Sarmaşık dal gibi sarılmışız biz bize
Tek yürek bu millet en zor anında

Söz Sanatı: Benzetme

9.

a) Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlamış olmak size neler hissettirdi?

Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlamış olmak, büyük bir gurur ve mutluluk hissettirdi. Bu kutlama, Türkiye’nin demokratikleşme sürecinin ve bağımsızlık mücadelesinin simgesi olan Cumhuriyet’in, yüz yıl boyunca neler başardığını ve hangi zorlukları aşarak bugünlere geldiğini hatırlatıyor. Bu 100 yıl, bir milletin kendi iradesiyle şekillenen ve büyüyen bir devletin hikayesidir. Aynı zamanda bu kutlama, Cumhuriyet’in bize sunduğu özgürlük, eşitlik ve demokrasi gibi değerlerin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Bu tarihi dönüm noktası, geçmişteki kahramanlıkları ve gelecekteki umutları hatırlatarak, daha aydınlık bir gelecek için ilham veriyor.

b) Aşağıda serim bölümü verilen olayın düğüm ve çözüm bölümlerini kurgulayıp anlatınız.

29 Ekim sabahı cumhuriyetimizin 100. yılını kutlamak için tüm okullarla birlikte kutlama meydanında toplanmıştık. Okul bandosu, marşları çalarken öğrenciler tören için sıraya dizilmişti. Kıvançla cumhuriyetimizi kutlamayı bekliyorduk.

Düğüm: Tören başladığında, kalabalık içinde bir sessizlik oldu. Herkes dikkatle Atatürk’ün anıtına bakarken, aniden bir ses yükseldi. Kıvanç, heyecanla cebinden çıkardığı küçük Türk bayrağını havaya kaldırdı ve “Yaşasın Cumhuriyet!” diye haykırdı. Bu ses, kalabalığın arasındaki sessizliği bozdu ve öğrenciler arasında dalga dalga yayıldı. Hepimiz bayraklarımızı sıkıca tutup, coşkuyla alkışlamaya başladık. O an, Cumhuriyet’in anlamı ve önemi hepimizin yüreklerinde bir kez daha canlandı.

Çözüm: Törenin sonuna gelindiğinde, okul müdürü konuşmasını yaptı ve Cumhuriyetimizin değerlerini vurguladı. Herkes gurur ve mutluluk içinde, bu tarihi günde bir arada olmanın anlamını hissediyordu. Bandoda çalan marşlar, kalpten kalbe bir sevgi seli gibi aktı. Kıvanç, gülümseyerek bana döndü ve “Cumhuriyet’in 100. yılı, en güzel bayramımız!” dedi. Hepimiz o anda, bu özel günün hatırasını ölümsüzleştirmek için birbirimize baktık ve bir kez daha gururlandık.

c) Öğretmeninizin geri bildirimleriyle güçlü ve gelişmeye açık yönlerinizi belirleyiniz. Sonraki etkinliklerde güçlü yönlerinizi kullanmaya, gelişmeye açık yönlerinizi güçlendirmeye özen gösteriniz.

 

Daha fazla soru için karekodu okutunuz. Buraya tıklayarak karekoddaki soruları ve cevapları indirebilirsiniz. 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Scott AjansScott Ajans tarafından ❤️ ile tasarlanmıştır