Sonbaharın Şöleni: Çınarın Gölgesinde Tarihi Bir Cami
Sonbaharın Şöleni: Çınarın Gölgesinde Tarihi Bir Cami
Akıllara durgunluk veren bir manzara karşısındayım. Akkoyunlular Dönem’inden kalma tarihi bir caminin avlusundayım. Avlunun merkezinde camiyi kucaklayıp bir gölge gibi yükselen muazzam bir çınar ağacı duruyor. Yüzyıllardır bu topraklara kök salmış, camiyle bir bütün olarak ihtişamını korumuş.
Çınar ağacının dalları gökyüzüne doğru uzanırken sonbaharın gelişiyle sararan yapraklarını rüzgarın kollarına teslim etmiş. Her hışırtıda bir yaprak toprağa düşerken avluyu renk cümbüşüne boğuyor. Yapraklar, kızıla çalan sarılarıyla adeta dans ediyor, sanki son bir gösteriyle mevsimin değişimine veda ediyor.
Caminin duvarları, tarihin izlerini taşıyor. Zamana meydan okuyan taşlar, yılların hikayelerini anlatıyor. Minareden gelen ezan sesi, caminin tarihini anlatan bir ses gibi yankılanıyor.
Gökyüzü, caminin üzerinde geniş bir örtü gibi uzanmış. Güneş ışıkları, yaprakların arasından süzülerek avluyu aydınlatıyor. Rüzgarın esintisiyle dans eden yapraklar, sanki tarihin sayfalarında kaybolan anıları canlandırıyor.
Bu muhteşem manzara, insanı büyülüyor ve içinde huzurun izlerini taşıyor. Akkoyunlular’ın emaneti olan bu cami ve onu gölgeleyen kocaman çınar ağacı, zamanı durdurmuş gibi bir hissiyat veriyor. İhtişamıyla gözleri kamaştıran bu mekan, ziyaretçilerine geçmişin büyüsünü yaşatıyor ve ziyaretçilerini adeta bir zaman yolculuğuna çıkarıyor.
Güneş, öğle vakti en tepedeyken caminin bahçesinde oturmuş, çayımı yudumluyorum. Bahçenin yemyeşil ağaçları altında serin bir hava var. Gözlerimi kapatıp, kuşların cıvıltıları eşliğinde huzurlu bir şekilde dinleniyorum. Huzurlu ve keyifli vakit geçirmek için harika bir yer.
MESUT HAYAT
Eğitimci/ Yazar