Aile-Toplum-Dünya İlişkisi Metni Cevapları Sayfa 24-25-26-27-28-29-30

Aile-Toplum-Dünya İlişkisi Metni Cevapları Sayfa 24-25-26-27-28-29-30

HAZIRLIK

1. Ailenizle birlikte neler yapıyorsunuz? Birlikte vakit geçirmekten hoşlanıyor musunuz? Neden?

Ailemle birlikte çok eğleniyoruz. Annem, babam ve kardeşlerimle birlikte oyun oynuyoruz, parka gidiyoruz, sinemaya gidiyoruz ve sadece birlikte zaman geçiriyoruz. Ailemle birlikte olmak çok güzel, çünkü beni seviyorlar ve bana değer veriyorlar. Onlarla birlikte olduğumda kendimi mutlu ve güvende hissediyorum.

2. “Aile toplumun çekirdeğidir.” sözünden anladıklarınızı açıklayınız.

“Aile toplumun çekirdeğidir.” sözü, ailenin toplumun en küçük yapı taşı olduğunu ve toplumun sağlıklı işleyişi için gerekli olan temel fonksiyonları yerine getirdiğini ifade eder. Aile, bireylerin fiziksel, psikolojik ve sosyal ihtiyaçlarını karşılar, bireylerin topluma uyum sağlamasına yardımcı olur ve toplumun değerlerini, kültürünü ve geleneklerini sonraki nesillere aktarır. Aile, bireylerin sosyalleşmesine yardımcı olur. Aile, bireylerin farklı insanlarla tanışmasına, farklı kültürler hakkında bilgi edinmesine ve sosyal beceriler geliştirmesine yardımcı olur. Aile içinde bireyler, sosyalleşmenin temellerini öğrenir ve toplumda başarılı olmak için gerekli olan sosyal becerileri geliştirir.

Aile, bireylerin değerlerini ve kültürünü aktarır. Aile, bireylerin değerlerini ve kültürünü sonraki nesillere aktarır. Aile içinde bireyler, toplumda kabul gören değerleri ve davranışları öğrenir. Bu değerler ve davranışlar, bireylerin toplumda uyum sağlamasına ve başarılı olmasına yardımcı olur.

Aile, bireylerin topluma uyum sağlamasına yardımcı olur. Aile, bireylerin toplumun kurallarını ve normlarını öğrenmelerine yardımcı olur. Aile içinde bireyler, toplumun beklentilerini öğrenir ve toplumda başarılı olmak için gerekli olan becerileri geliştirir.

Güçlü ve sağlıklı aileler, güçlü ve sağlıklı bir toplum için gereklidir. Ailelerin güçlendirilmesi, toplumun daha iyi bir yer olmasına yardımcı olacaktır.

AİLE-TOPLUM-DÜNYA İLİŞKİSİ

İyi bir aile kurumu sadece bugünümüz için ve kendini oluşturan birkaç üye için değil, bulunduğu toplum, ülke ve hatta dünya için önemlidir. Aileler neslin yeniden üretildiği merkezlerdir.

İyi bir nesil de ancak iyi oluşturulmuş ailelerden meydana gelir. Yani neslin yetiştirilmesinde ailelere düşen sorumluluk büyüktür.

Toplum için önemli olan, herhangi bir fert değil, o toplumun devamını sağlayacak, kurallara uygun yaşayan, ortak amaçlara uygun çaba gösteren, çevresindekilere sürekli bedel ödetmeyen, elinden geldiğince, yetenekler, ölçüsünce katkı sağlayan bireyler yetiştirmektir. Bu yüzden sadece ailenin değil, iyi ailelerin olması önemlidir. İki ayrı aile düşünün, ikisinin de henüz dünyadan habersiz her şeyi ile başkalarına muhtaç birer küçük bebeği var. İkisinden de sevecen, çevreye duyarlı, hak-hukuk bilen, adaletli, görevinin bilincinde, sorumluluk sahibi bireyler yetiştirmesi bekleniyor. Bunlardan birisi çok titiz davranıyor, bebeğini iyi bir insana dönüştürmek için gereken tüm özeni gösteriyor, tüm imkânları kullanıyor ve bu amaçla gerekli tedbirleri alıyor. Diğeri ise rastgele büyütüyor. Dahası “Saldım çayıra Mevla’m kayıra.” diyor. İkisinin de yetiştirdiği çocuk bir olur mu? Her ne kadar sapmalar olabilirse de birinci ailenin çocuğunun istenilen özelliklere daha yakın olma ihtimali büyüktür.

Bir ailenin çocuğu, hem kendisine hem de başkalarına yararlı olabilecek yetenek ve eğitim ile donatılıp topluma katılırken diğerinin yaşamak için sürekli başkalarından destek alması

gerekirse bu ikisi eşit kabul edilemez. Çocuk yetiştirmek, sadece çocuğu biyolojik olarak büyütmek değildir, onu yararlı bir birey hâline getirmektir. Bu yüzden ailelerin en önemli görevlerinden biri iyi çocuk yetiştirmektir.

(…)

Suya atılan taşın oluşturduğu halkalar iç içe geçmiştir ve giderek genişler. Huzurlu bir aile,

iyi bireylerin yetişmesinde; iyi bireyler iyi toplumun oluşmasında; iyi toplum iyi bir ülke oluşturmakta; bu ülkeler de dünyamızın daha barışçıl olmasında katkı sahibidir. Burada suya atılan taş, yani aile, ne kadar güçlü olursa halkalar da o kadar geniş olur.

Kısaca; aile, hem neslin biyolojik ve ahlak yönünden daha sağlıklı yetişmesinde, hem de ülke ve dünya barışının sürdürülebilir olmasında büyük işleve sahiptir.

                                                                   Zekiye DEMİR

(Kısaltılmıştır.)

Zekiye Demir’in Hayatı Hakkında Bilgi:

Osmaniye’de dünyaya geldi. Lise öğrenimini tamamlayana kadar bu şehirde yaşadı. 1984 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Kamu Yönetimine girdi, burayı 1991 yılında bitirdi. 1994 yılında Kırıkkale Üniversitesinde araştırma görevlisi olarak çalışmaya başladı. Bu üniversiteden 1998 yılında ayrılmak zorunda kaldı. 2006 yılında eğitim uzmanı olarak girdiği Diyanet İşleri Başkanlığı Dış İlişkiler Genel Müdürlüğünde hâlen diyanet işleri uzmanı olarak çalışmaktadır. Modern ve Postmodern Feminizm, Aile Hayatı, Almanya’da Yaşayan Türk Kadınları ve Türkiye’de
Kadın ve Siyaset kitaplarından bazılarıdır.

1.ETKİNLİK

ZIT ANLAMLI SÖZCÜKLER

Zıt anlamlı sözcükler, anlamları birbirinin tam tersi olan sözcüklerdir. Bu sözcükler, bir cümlede birlikte kullanıldıklarında anlamsal bir çelişki oluştururlar.

Zıt anlamlı sözcükler, genellikle zıt anlamlı kelimeler listesi olarak adlandırılan sözlüklerde bulunur. Bu listelerde, sözcükler alfabetik sırayla yer alır ve her sözcük için bir veya daha fazla zıt anlamlı sözcük bulunur.

Zıt anlamlı sözcükler, cümlenin anlamını güçlendirmek veya vurgulamak için kullanılabilir. Örneğin:

• “O çocuk çok çalışkan, ama kardeşi çok tembel.” cümlesinde, “çalışkan” ve “tembel” sözcükleri zıt anlamlı olarak kullanılmıştır. Bu kullanım, iki çocuğun birbirinden farklı özelliklerini vurgular.

Zıt anlamlı sözcükler, Türkçenin zenginliğini ve anlam çeşitliliğini gösteren önemli bir unsurdur. Bu sözcükler, Türkçenin doğru ve etkili bir şekilde kullanılmasında önemli bir rol oynar.

Zıt anlamlı sözcüklere bazı örnekler şunlardır:

• iyi – kötü
• büyük – küçük
• yüksek – alçak
• sağ – sol
• düz – eğri
• açık – kapalı
• yakın – uzak
• ön – arka
• yaşlı – genç

Bu örneklerden de anlaşılacağı gibi, zıt anlamlı sözcükler, günlük konuşma ve yazı dilinde yaygın olarak kullanılan sözcüklerdir.

2.ETKİNLİK

3.ETKİNLİK

Çocukların yetiştirilmesinde ailelere düşen sorumluluk neden büyüktür?

Toplum için önemli olan nedir?

Ailelerden nasıl çocuklar yetiştirmeleri bekleniyor?

Nesillerin hem biyolojik hem de ahlak yönünden sağlıklı olmaları, sözünden ne anlıyorsunuz?

Sizce iyi nesillerin yetiştirilmesinde aileler dışında hangi kurumlara önemli görevler düşmektedir?

4.ETKİNLİK

Metni bir kez daha okuyunuz. Yazarın düşüncelerine katılıp katılmadığınızı nedenleriyle birlikte yazınız.

Yazarın düşüncelerine katılıyorum. Aile, çocukların ilk ve en önemli sosyalleşme ortamıdır. Ailede çocuklar, sevgi, saygı, sorumluluk, kurallara uyma gibi temel değerleri öğrenirler. Bu değerler, çocukların sağlıklı bir şekilde bireysel ve toplumsal gelişimlerini sağlamaları açısından oldukça önemlidir.

Aileler, çocuklarına sadece fiziksel olarak bakmakla yükümlü değildir. Çocuklara sevgi, saygı, sorumluluk, kurallara uyma gibi temel değerleri aşılamak da ailenin sorumluluğundadır. Aileler, bu değerleri çocuklarına aşılamak için çaba gösterirse çocuklar sağlıklı bir birey ve toplum için gerekli olan temel niteliklere sahip olacaklardır.

Elbette, ailenin yanı sıra, eğitim kurumları, medya, din kurumları ve sivil toplum kuruluşları da iyi nesillerin yetiştirilmesinde önemli görevler üstlenmektedir. Ancak, ailenin bu alandaki rolü daha önemlidir. Çünkü, aile, çocukların ilk ve en önemli sosyalleşme ortamıdır. Ailede çocuklar, sevgi, saygı, sorumluluk, kurallara uyma gibi temel değerleri öğrenirler. Bu değerler, çocukların sağlıklı bir şekilde bireysel ve toplumsal gelişimlerini sağlamaları açısından oldukça önemlidir.

5.ETKİNLİK

a. Atasözleriyle ilgili aşağıda verilen bilgileri okuyunuz.

Söyleyeni belli olmayan (anonim), tecrübeler sonucunda oluşmuş, topluma bir mesaj veren özlü sözlere atasözü denir. Atasözleri, geçmişten günümüze aktarılan, uzun bir süreç içerisinde oluşmuş, genellikle tek bir cümleden oluşan, kalıplaşmış sözlerdir. Atasözleri, genellikle gerçek yaşamdan yola çıkılarak oluşturulmuş, gözlem ve deneyimlere dayanan, özlü öğütler veren sözlerdir.

Atasözlerinin genel özellikleri şunlardır:
1. Söyleyeni belli değildir (anonim) ve ulusların ortak malı olmuştur.
2. Deneyim ve bir olay sonucu söylendiğinden öğüt veren sözlerdir.
3. Kimi atasözleri, yazılıp söylendiği gibi gerçek anlamda kullanılır.
4. Atasözlerinin birçoğu da yazıldığı anlamda değil, mecaz anlamda kullanılmaktadır.
Bu tür atasözlerinde sözcüklerin anlamları ile iletmek istediği mesaj arasında farklılık
vardır.
5. Atasözlerindeki kelimeler değiştirilemez. Çünkü atasözleri kalıplaşmış sözlerdir.
6. Bazı atasözleri, ait olduğu toplumun gelenek, görenek, inanç ve tavırlarını yansıtırken
bir bölümü de evrensel düşünceyi dile getirir.

Yazdıklarınızı anlam açısından zenginleştirmek, daha anlaşılır ve ilgi çekici hâle getirmek
için atasözlerinden yararlanmaya çalışınız.

Atasözleri, genellikle şu şekilde oluşmuştur:

• Geçmişte yaşanan olaylardan çıkarılan dersler: Örneğin “Acele işe şeytan karışır.” atasözü, aceleciliğin olumsuz sonuçlarına dair geçmişte yaşanmış bir olayın sonucunda ortaya çıkmış olabilir.
• Geçmişte söylenmiş sözlerden yola çıkılarak oluşturulan özlü ifadeler: Örneğin “Emek olmadan yemek olmaz.” atasözü, geçmişte söylenmiş bir sözden yola çıkılarak oluşturulmuş olabilir.
• Doğadan veya insan hayatından gözlemlere dayalı olarak oluşturulan özlü ifadeler: Örneğin “Yağmurdan kaçsak doluya tutuluruz.” atasözü, doğadan gözlemlere dayalı olarak oluşturulmuş olabilir.

Atasözleri, genellikle anonimdir. Yani, kim tarafından ne zaman söylendiği bilinmez. Atasözleri, toplum tarafından benimsenmiş ve yüzyılların düşünce ve mantık isteminden geçerek günümüze ulaşmış özlü sözlerdir.

Atasözleri, toplumların kültürel değerlerini yansıtır. Atasözleri, bir toplumun geçmişini, yaşam biçimini, inançlarını ve değerlerini yansıtır. Bu nedenle, atasözleri bir toplumun kültürel mirasının önemli bir parçasıdır. Atasözleri, günlük konuşmada sıklıkla kullanılır. Atasözleri, genellikle öğüt vermek, tavsiyede bulunmak veya bir durumu anlatmak için kullanılır. Atasözleri, Türkçenin en önemli sözlü edebiyat ürünlerinden biridir. Atasözleri, Türkçenin zenginliğini ve çeşitliliğini yansıtır.

6.ETKİNLİK

Noktanın Kullanıldığı Yerler:

• Cümlenin sonuna konur.
• Kısaltmaların sonuna konur.
• Sıra bildiren sayıların sonuna konur.
• Tarihlerin yazılışında gün, ay, yıl belirten sayılar arasına konur.
• Saat ve dakika belirten sayılar arasına konur.
• Üçlü gruplara ayrılan sayılar arasına konur.
• Matematikte çarpma işareti yerine kullanılır.

Noktanın kullanım alanlarına dair bazı örnekler:

• Cümlenin sonuna konur:
  • Bugün hava çok güzel.
  • Kitap okumayı çok seviyorum.
  • Okula geç kaldım.
• Kısaltmaların sonuna konur:
  • Cadde (Cd.)
  • Numara (No.)
  • Telefon (Tel.)
• Sıra bildiren sayıların sonuna konur:
  • Birinci (1.)
  • İkinci (2.)
  • Üçüncü (3.)
• Tarihlerin yazılışında gün, ay, yıl belirten sayılar arasına konur:
  • 20.07.2023
  • 01.09.2022
• Saat ve dakika belirten sayılar arasına konur:
  • 10.00
  • 12.30
  • 19.00
• Üçlü gruplara ayrılan sayılar arasına konur:
  • 1.234.567
  • 123.456.789
  • 1.234.567.890
• Matematikte çarpma işareti yerine kullanılır:
  • 2.3 = 6
  • 5.7 = 35
  • 10.10 = 100

7.ETKİNLİK

“Sonraki Derse Hazırlık” aşamasında sizden istenilen yazıları öğretmeninizin kontrolünde, bir sıranın üzerine, yazılanlar görünmeyecek şekilde koyunuz. Ardından sıranın başına gelerek rastgele bir kâğıt seçiniz. Kâğıtta yazılanları okuyarak istenilen özelliklerde bir çocuk yetiştirmek için neler yapılması, nasıl davranılması gerektiği hakkında konuşunuz. Konuşmanızda anlamını yeni öğrendiğiniz kelimeleri kullanınız. Dinleyici arkadaşlarınızla göz teması kurarak beden dilinizi etkili şekilde kullanınız.

Bugün sizlerle “İstenen özelliklerde bir çocuk yetiştirmek için neler yapılması, nasıl davranılması gerektiği” konusunda konuşacağız. Öncelikle, “istenilen özelliklerde bir çocuk” tan ne anlıyoruz? İstenilen özelliklerde bir çocuk, sevgi dolu, saygılı, başarılı, sağlıklı, mutlu ve topluma yararlı bir bireydir.

Peki, bu özellikleri taşıyan bir çocuk yetiştirmek için neler yapmalıyız?

• Çocuğa sevgi ve ilgi gösterin. Çocuk, sevgi ve ilgi gördüğünde kendini güvende ve sevilmiş hisseder. Bu da onun sağlıklı bir şekilde büyümesine ve gelişmesine yardımcı olur.
• Çocuğa doğru değerleri aşılayın. Çocuk, doğru değerleri öğrendiğinde, hayata daha olumlu bir bakış açısıyla yaklaşır.
• Çocuğunuzun bireyselliğini ve farklılıklarını kabul edin. Her çocuk farklıdır. Çocuğunuzun bireyselliğini ve farklılıklarını kabul ettiğinizde, onun kendini daha iyi ifade etmesine yardımcı olursunuz.
• Çocuğunuzun ilgi ve yeteneklerini keşfedin. Çocuğunuzun ilgi ve yeteneklerini keşfettiğinizde, ona bu alanlarda destek olursunuz. Bu da onun kendini daha başarılı hissetmesine yardımcı olur.
• Çocuğunuza sorumluluklar verin. Çocuğunuza sorumluluklar verdiğinizde, onun sorumluluk duygusu gelişir. Bu da onun hayata daha hazır olmasına yardımcı olur.
• Çocuğunuzla kaliteli zaman geçirin. Çocuğunuzla kaliteli zaman geçirdiğinizde, onun sizinle olan bağları güçlenir. Bu da onun daha mutlu ve güvende hissetmesine yardımcı olur.

Anlamını yeni öğrendiğim kelimeler:

• Aşılamak: Bir şeyi başkasına öğretmek, telkin etmek.
• Keşfetmek: Bir şeyi yeni olarak bulmak, ortaya çıkarmak.
• Sorumluluk duygusu: Bir işi yerine getirmeye istekli ve kararlı olma durumu.
• Kaliteli zaman: Birlikte geçirilen zamanın verimli ve doyurucu olması durumu.

Dinleyici arkadaşlarımla göz teması kurarak ve beden dilimi etkili şekilde kullanarak konuşmama devam ediyorum.

Sevgili arkadaşlar, bu söylediklerim, istenilen özelliklerde bir çocuk yetiştirmek için yapabileceğiniz bazı şeyler. Tabii ki, bu işin tek yolu bunlar değil. Her anne-babanın kendi tarzı ve yaklaşımı vardır. Önemli olan, çocuğunuzun sağlıklı ve mutlu bir şekilde büyümesine ve gelişmesine katkıda bulunmaktır.

Konuşmamı bitirmeden önce, sizlere bir tavsiye vermek istiyorum. Çocuğunuzu yetiştirirken, onun bir birey olduğunu ve sizin gibi olmadığını unutmayın. Ona kendi yolunu çizmesi için fırsat tanıyın.

Teşekkür ederim.

8.ETKİNLİK

Okuduğunuz metinden alınan aşağıdaki cümleyi inceleyiniz. Bu cümleden hareketle defterinize bilgilendirici türde bir yazı yazınız.

“Aileler neslin yeniden üretildiği merkezlerdir.”

Başlık: Yeni Neslin Fabrikası: Aile

Aileler, her toplumun temel yapı taşlarından biridir. Bireylerin yetişmesinde ve topluma kazandırılmasında önemli bir rol oynarlar. Aileler, neslin yeniden üretildiği merkezlerdir.

Aileler, neslin yeniden üretilmesinde hem biyolojik hem de sosyal açıdan önemli bir rol oynarlar. Biyolojik açıdan, aile bireyleri arasında gerçekleşen cinsel ilişki sonucunda yeni bir bireyin dünyaya gelmesini sağlarlar. Sosyal açıdan ise aile bireyleri arasında kurulan sevgi, saygı ve güven ilişkisi, yeni neslin sağlıklı bir şekilde yetişmesini ve topluma kazandırılmasını sağlar.

Aileler, çocukların biyolojik ihtiyaçlarını karşılamakla birlikte, onların duygusal, sosyal ve zihinsel gelişimlerine de katkıda bulunurlar. Aileler, çocuklarına sevgi, ilgi ve şefkat gösterirler. Bu sayede çocuklar kendilerini güvende ve sevilmiş hissederler. Aileler, çocuklarına doğru değerleri ve davranışları öğretirler. Bu sayede çocuklar topluma yararlı birer birey olarak yetişirler.

Aileler, neslin yeniden üretilmesinde ve topluma kazandırılmasında önemli bir rol oynarlar. Ailelerin sağlıklı ve mutlu olması, toplumun sağlıklı ve mutlu olması için gereklidir.

Sonraki Derse Hazırlık

İleride yapmak istediğiniz meslekle ilgili güvenilir kaynaklardan araştırma yapınız. Sınıfınıza
üç adet A4 kâğıdı getiriniz.

Örnek Çalışma:

İleride yapmak istediğim meslek mühendisliktir. Mühendislik, bilim ve matematik bilgilerini kullanarak yeni ürünler, sistemler ve süreçler tasarlayan ve uygulayan bir meslektir. Mühendisler, çeşitli alanlarda çalışırlar ve görevleri, tasarım, araştırma, geliştirme, üretim, yönetim ve bakım gibi çeşitli alanları kapsar.

Mühendislik mesleği ile ilgili yaptığım araştırmada şu bilgileri edindim:

Mühendisliğin farklı dalları:

• Mimarlık mühendisliği: Binalar, köprüler, yollar ve diğer yapılar tasarlar ve inşa eder.
• Makine mühendisliği: Makineler, motorlar ve diğer mekanik sistemler tasarlar ve geliştirir.
• Elektrik mühendisliği: Elektrik ve elektronik sistemler tasarlar ve geliştirir.
• Kimya mühendisliği: Kimyasal ürünler ve süreçler tasarlar ve geliştirir.
• Bilgisayar mühendisliği: Bilgisayarlar ve yazılımlar tasarlar ve geliştirir.
• Endüstri mühendisliği: Üretim ve yönetim süreçlerini tasarlar ve geliştirir.
• Maden mühendisliği: Madenleri araştırır, geliştirir ve işletir.
• Jeoloji mühendisliği: Jeolojik malzemeler ve süreçleri araştırır ve geliştirir.

Mühendislik mesleğinin gerektirdiği nitelikler:

• Matematik ve bilim alanında güçlü bir temel.
• Problem çözme ve analitik düşünme becerileri.
• Yaratıcı ve yenilikçi düşünme becerileri.
• İşbirliği ve takım çalışması becerileri.
• İletişim becerileri.

Mühendislik mesleğinin çalışma koşulları:

• Mühendisler, genellikle ofis ortamında çalışırlar. Ancak, bazı mühendisler, saha çalışmaları yapmak için fabrikalara, inşaat alanlarına veya laboratuvarlara gitmek zorunda kalabilirler.
• Mühendislerin çalışma saatleri genellikle haftada 40 saattir. Ancak, proje teslim tarihleri yaklaştıkça daha uzun saatler çalışmak gerekebilir.

Mühendislik mesleğinin maaşları:

• Mühendislerin maaşları, deneyim, eğitim ve uzmanlık alanına göre değişir. Ancak, mühendisler genellikle iyi bir maaş alırlar.

Mühendislik mesleğinin geleceği:

• Mühendislik, dünyanın en popüler mesleklerinden biridir. Bu, mühendislik mesleğine olan talebin artmaya devam etmesi beklenmektedir.

Sonuç olarak mühendislik mesleği benim için hem ilgi çekici hem de gelecek vadeden bir meslektir. Bu mesleği seçersem, yaratıcı ve yenilikçi düşünebilen, problem çözme becerileri gelişmiş, takım çalışmasına yatkın ve iletişim becerileri güçlü bir birey olmam gerektiğini biliyorum.

Bu bilgileri sınıfta üç adet A4 kağıdına yazdım. Birinci kağıda mühendislik mesleği ile ilgili genel bilgileri, ikinci kağıda mühendisliğin farklı dallarını ve üçüncü kağıda mühendislik mesleğinin gerektirdiği nitelikleri ve çalışma koşullarını yazdım.