Bir Kelaynak Anlatıyor Metni Cevapları Sayfa 111-112-113-114-115-116-117

Bir Kelaynak Anlatıyor Metni Cevapları Sayfa 111-112-113-114-115-116-117

 

HAZIRLIK ÇALIŞMALARI

  1. Yaşadığınız yerdeki doğal ortamın özellikleri nelerdir? Anlatınız.

Bu soru bireysel olarak cevaplandırılmalıdır.

  1. Çevrenizdeki doğal ortamda yaşayan canlıların yaşamını olumsuz etkileyen neler vardır? Söyleyiniz.

Çevremizdeki doğal ortamda yaşayan canlıların yaşamını olumsuz etkileyen unsurlar:

  • Kentleşme: Şehrin büyümesi ve kentleşmenin artması, doğal alanların tahrip olmasına ve canlı yaşamının daralmasına neden olmaktadır.
  • Kirlilik: Hava, su ve toprak kirliliği, canlıların yaşamlarını tehdit eden önemli bir sorundur.
  • Tarım ilaçları: Tarımda kullanılan kimyasallar, su kaynaklarını kirletmekte ve canlılara zarar vermektedir.
  • Kaçak avlanma: Yabani hayvanların avlanması, türlerin yok olma riskini artırmaktadır.
  • İklim değişikliği: Küresel ısınma ve iklim değişikliği, doğal ortamda önemli değişimlere yol açmakta ve canlıların yaşamlarını olumsuz etkilemektedir.

Bu unsurların etkilerini en aza indirmek için doğaya karşı bilinçli ve duyarlı davranmak, doğal alanları korumak ve sürdürülebilir bir yaşam tarzı benimsemek büyük önem taşımaktadır.

 

BİR KELAYNAK ANLATIYOR

Bilmem adımı hiç duydunuz mu? Söyleyeyim duymadıysanız. Adım: Kelaynak. Kimileri çirkin bir kuş olduğumu söyler. Böyle diyenler, tüylerimin güneşte nasıl parladığını galiba hiç görmemişler. Görselerdi çirkin olduğumu söylemezlerdi. Aslında ben buna aldırmıyorum. Beni güzel bulsalar ne çıkar, çirkin bulsalar ne çıkar? Benim derdim başka. Hem de çok başka.

Ailem dünyadan silinip yok olmak üzere. Böyle giderse soyum sopum kalmayacak. Adım bile unu­tulup gidecek. İşte benim derdim. Bundan daha büyük dert olur mu?

Bir zamanlar bizim büyük, hem de çok büyük bir ailemiz vardı. Asya, Avrupa ve Afrika gibi büyük kara parçalarına yayılmıştık. Sayıca çoktuk. Bir havalandık mı ortalık kanat seslerimizden çınlardı. Ya şimdi? Söylesem belki de inanmayacaksınız 70-80 kadar kaldık.

Bir kısmımız Fas’ta yaşıyor. Bana ve aileme gelince, yazın Türkiye’ye geliyor, yazı burada geçiri­yoruz. Kaldığımız yerin adını da belirteyim: Fırat Nehri’nin kıyısında bir kasaba var, Urfa’nın Birecik kasabası. İşte bu kasabada kalıyoruz yazları. Daha doğrusu ölmemeye, yok olmamaya çalışıyoruz. Kış gelince de Afrika’ya göçüyoruz.

Bizim sayımız niye azaldı? Niye hızla yok olmaya başladık? Bakın bunu anlatayım sizlere.

Biz Kelaynaklar ekinlere zarar veren çekirgelerle besleniriz. Bu yönden çiftçilerin en büyük yar­dımcısı sayılırız. Çünkü bizim avladığımız çekirgeler olsun, ekinlere zarar veren öteki böcekler olsun çiftçilerin korkulu rüyasıdır. Onlar ekinlere bir dadandı mı çiftçiler emeklerinin karşılığını alamazlar. İşte bunun için de çekirgelere, öteki zararlı böceklere karşı birtakım önlemler almaya başladılar. Bunun için de çekirgeleri, zararlı böcekleri öldürmek için tarlalarına zehirli ilaçlar attılar. Böcekler bu ilaçlardan zehirlendi. Biz de bu zehirli böcekleri yedik. Zehirlendik böylece. Pek çok arkadaşımız, soydaşımız bu yüzden öldü.

Bilirsiniz doğadaki yaratıklar arasında güzel bir denge vardır. Her canlı varlığıyla başka canlıların yaşamına katkıda bulunur, daha doğrusu onlara yardım eder. Bir örnek vereyim. Güneş toprağa gömü­len tohumun yeşermesini sağlar. Yeşeren tohum önce fidan, sonra ağaç olur. Ağaç yapraklarını dök­tüğü zaman, altında verimli topraklar oluşur. Bu toprakta bitkiler yetişir. Bitkileri yiyen koyunlar, etiyle, sütüyle insanın besin ve giyim ihtiyacını karşılar.

Bitkiler kirli havayı temiz havaya dönüştürür. Ayrıca bu bitkiler otla beslenen kimi hayvanlara onlar da yırtıcı canlılara besin olur. Tarla farelerinin çakallara, çakalların kurtlara yem olduğu gibi.

Doğadaki dengenin bozulduğunu bir düşünelim. Yaşamak çok güçleşir. Biz kelaynakları örnek vereyim yine. Bizim soyumuzun tükenmesi, yaşadığımız çevreye büyük zararlar verecektir. Çekirgeleri avlayamayacağımız için çekirge akınları başlayacak, bitkileri tüketecektir çekirgeler. Bitkilerin tüken­mesi yaşamı etkileyecektir. Kısacası doğadaki dengenin bozulması insanoğlu için büyük bir tehlikedir. Yalnız insan için mi tüm varlıklar için. Benden, bir Kelaynak’tan söylemesi…

Emin ÖZDEMİR


Emin Özdemir’in Hayatı ve Edebi Kişiliği

 Hayatı:

  • 1931 yılında Erzincan’ın Kemaliye ilçesinde doğdu.
  • İlkokulu köyünde okudu, ardından Pamukpınar Köy Enstitüsü’ne girdi.
  • 1953 yılında Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi.
  • Öğretmenlik, müfettişlik ve akademisyenlik gibi çeşitli görevlerde bulundu.
  • 2017 yılında Ankara’da vefat etti.

 Edebi Kişiliği:

  • Hikâye, roman, deneme ve şiir gibi çeşitli türlerde eserler verdi.
  • Eserlerinde toplumcu gerçekçi bir bakış açısı hakimdir.
  • Anadolu insanının yaşam mücadelesini ve sosyo-ekonomik sorunlarını konu edindi.
  • Dil ve üslup konusunda titiz davrandı, sade ve akıcı bir Türkçe kullandı.
  • Eserleri birçok dile çevrildi ve yurt dışında da tanındı.

Başlıca Eserleri:

  • Hikâye: Yaşadıkları, İnce Memed’in Çiftliği, Bir Düğün Gecesi
  • Roman: Acı Hayat, Tutsak
  • Deneme: Türkçenin Dili, Türkçenin Sesi
  • Şiir: Köy Enstitüleri Şiirleri

Edebiyatımıza Katkıları:

  • Toplumcu gerçekçi edebiyatın önemli temsilcilerinden biridir.
  • Anadolu insanının sesini edebiyata taşıdı.
  • Dil ve üslup konusunda yaptığı çalışmalarla Türkçenin zenginleşmesine katkıda bulundu.

Ödülleri:

  • 1959 Yunus Nadi Roman Ödülü
  • 1970 TRT Roman Armağanı
  • 1984 Sedat Simavi Edebiyat Ödülü
  • 1995 Orhan Kemal Roman Armağanı

Emin Özdemir, Türk edebiyatının önemli isimlerinden biridir. Eserleri ile Anadolu insanının yaşamına ışık tutmuş ve edebiyatımıza önemli katkılarda bulunmuştur.

 

  1. ETKİNLİK 

Aşağıdaki cümlelerde geçen deyimleri belirleyip metne olan katkısını söyleyiniz.

  • Çünkü bizim avladığımız çekirgeler olsun ekinlere zarar veren öteki böcekler olsun çiftçile­rin korkulu rüyasıdır.
  • Ailem dünyadan silinip yok olmak (silinip gitmek) üzere. Böyle giderse soyum sopum kalmayacak.
  • Beni güzel bulsalar ne çıkar, çirkin bulsalar ne çıkar?

Bu deyimler metnin anlatımını zenginleştirmiştir.

  1. ETKİNLİK

Okuduğunuz metnin konusunu ve ana fikrini belirleyip yazınız.

Konu:

Kelaynak kuşlarının neslinin tükenme tehlikesi altında olması ve bu durumun doğaya ve insanoğluna etkileri.

Ana Fikir:

Doğadaki her canlı birbiriyle bağlantılıdır ve bir canlının yok olması tüm dengeyi bozabilir. Kelaynak kuşlarının neslinin tükenmesi de doğaya ve insanoğluna büyük zararlar verecektir.

  1. ETKİNLİK

Okuduğunuz metnin içeriğine yönelik aşağıdaki soruları cevaplayınız.

  1. Metindeki anlatım kimin ağzından yapılıyor?

Metindeki anlatım bir kelaynak kuşunun ağzından yapılıyor.

  1. Anlatıcının dert dediği nedir? İnsanlar bu duruma çözüm bulabilir mi?

Anlatıcının dert dediği şey kelaynakların soyunun tükenmesidir. Evet, insanlar buna çözüm bulabilir.

  1. Anlatıcı, kendileriyle ilgili hangi bilgileri veriyor?

Anlatıcı, kelaynakların bir zamanlar çok sayıda olduğunu ve Asya, Avrupa ve Afrika’da yaşadığını söylüyor. Günümüzde ise kelaynakların sayısının 70-80’e kadar düştüğünü ve sadece Fas ve Türkiye’de yaşadıklarını belirtiyor.

  1. Anlatıcı, kendilerinin doğaya hangi faydaları sağladıklarından söz ediyor?

Anlatıcı, kelaynakların ekinlere zarar veren çekirgelerle beslendiğini ve bu nedenle çiftçilerin en büyük yardımcısı olduğunu söylüyor. Kelaynakların neslinin tükenmesi, çekirge popülasyonunun artmasına ve ekinlere zarar vermesine neden olabilir.

  1. Doğanın dengesi, doğadaki uyum ne zaman bozulmaya başlıyor?

Doğanın dengesi, insanlar tarım ilaçlarını kullanmaya başladığında bozulmaya başlıyor. Tarım ilaçları, kelaynaklar gibi birçok canlıyı zehirliyor ve neslinin tükenmesine neden oluyor.

 

  1. ETKİNLİK

Okuduğunuz metinden söz sanatlarına (kişileştirme, konuşturma, tezat, abartma) örnekler bulup yazınız.

Kişileştirme:

  • “Bana ve aileme gelince, yazın Türkiye’ye geliyor, yazı burada geçiri­yoruz.”
  • “Fırat Nehri’nin kıyısında bir kasaba var, Urfa’nın Birecik kasabası. İşte bu kasabada kalıyoruz yazları.”

Konuşturma:

  • “Bilmem adımı hiç duydunuz mu? Söyleyeyim duymadıysanız. Adım: Kelaynak.”
  • “Bakın bunu anlatayım sizlere.”

Abartma:

  • “Havalandık mı ortalık kanat seslerimizden çınlardı.”
  • “Doğanın dengesi bozuldu mu yaşamak çok güçleşir.”

3kc7zfj

 

4wrogr1

 

qdjbmvp

  1. ETKİNLİK

“Kirli bir doğada niçin yaşamak istemezsiniz?” sorusuna cevap olacak hikâye edici bir metin yazı­nız. Yazınızı anlatım bozukluğu, yazım ve noktalama kuralları bakımından düzenleyip arkadaşlarınızla paylaşınız.

Bir zamanlar, Temizce adında küçük bir kirpi yaşarmış. Temizce, adının hakkını verecek kadar titiz ve temiz bir kirpiymiş. Her gün iğnelerini tarar, yumuşacık tüylerini fırçalar ve parlak burnunu parlatırmış. Temizce’nin evi de kendisi gibi tertemizmiş. Yapraklarla örülü yuvasında her şeyin bir yeri varmış, her şey düzenliymiş.

Bir gün Temizce, ormanda dolaşırken kirli bir dereye rastlamış. Dere kenarındaki çöpler, suya karışmış yağlar ve pis kokular Temizce’yi dehşete düşürmüş. Temizce, derede yaşayan balıkları ve su böceklerini düşünmüş. Onlar da bu kirlilikte nasıl yaşayabilirlermiş? Temizce, kirli sudan bir damla bile içmek istememiş. Hemen oradan uzaklaşmış.

Temizce kirli bir doğada yaşamak istememiş. Temiz bir havada nefes almak, tertemiz bir suda yüzmek ve pırıl pırıl bir toprağa basmak istemiş. Temizce, tüm hayvanlara ve doğaya saygılı davranmanın önemini anlamış. Kirliliğin doğaya verdiği zararı ve canlıları nasıl etkilediğini görmüş.

Temizce, o günden sonra doğayı korumak için elinden geleni yapmaya karar vermiş. Arkadaşlarına da doğayı kirletmenin ne kadar zararlı olduğunu anlatmış. Birlikte ormandaki çöpleri toplamışlar, ağaç dikmişler ve kirli suları temizlemeye çalışmışlar.

Temizce ve arkadaşlarının çabaları sayesinde orman tekrar tertemiz bir yer haline gelmiş. Temiz hava, tertemiz su ve pırıl pırıl toprak tüm canlılara huzur ve mutluluk vermiş. Temizce, kirli bir doğada değil, temiz ve güzel bir doğada yaşamaktan dolayı çok mutluymuş.

Temizce’nin hikayesi bize doğanın ne kadar değerli olduğunu ve onu korumak için hepimize görev düştüğünü hatırlatıyor. Kirli bir doğada nefes almak, kirli su içmek ve kirli bir toprakta yaşamak hiçbirimiz için istediğimiz bir şey değil. Hepimiz Temizce gibi doğayı korumak için elimizden geleni yapmalıyız.

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Scott AjansScott Ajans tarafından ❤️ ile tasarlanmıştır